Kaya Tuzunun Faydaları Nelerdir? Kaya Tuzu Nedir, Ne İşe Yarar?
Deniz tuzu, insan sağlığı için büyük önem taşıyan sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, brom, klor, demir, florür ve sülfür gibi mineraller başta olmak üzere seksenden fazla mineral içermektedir. Deniz tuzu mineral zengini olması nedeniyle vücut sağlığı açısından oldukça önemlidir. Vücudumuzda hücre yenilenmesinde ve kana oksijen geçişinin sağlanmasında etkilidir. Erken yaşlanmayı önler. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Besinlerdeki yararlı maddelerin vücuda alınmasını kolaylaştırır.
Deniz tuzunun faydaları aşağıdaki gibidir:
1. Cilt Sağlığı
Deniz tuzu, cildi gençleştirici etki gösteren mineraller içermektedir. Banyo suyuna eklenen deniz tuzu cildin kırışmasını önler, cildi canlandırır ve ciltte oluşan pürüzlülüğü giderir. Ayrıca anti-iltihap özelliği olan deniz tuzu, yüksek magnezyum içeriği sayesinde vücuttaki toksin maddeleri vücuttan uzaklaştırarak ciltteki kan dolaşımını düzenler.
Deniz tuzu, kozmetik endüstrisinde, parfüm, deodorant ve terlemeyi önleyici ürünlerin içeriğinde kullanılmaktadır. Pul pul dökülen ciltlerin, ölü deriden kurtulmasını sağlayan deniz tuzu, cilt renk tonunu düzenler. Deniz tuzu granüler bir dokuya sahiptir ve cildi yumuşak bir şekilde temizler.
Deniz tuzu, sedef hastalığını gideren ve tedavi eden bir özelliğe de sahiptir. Sedef hastalığının sebep olduğu, kaşıntı ve pullanma ile mücadele eden deniz tuzu, çamur ya da sülfür banyosuna eklendiğinde sedef hastalığı semptomlarını gidermeye yardımcı olur.
Deniz tuzu, içeriğinde bulunan sülfür minerali sayesinde ciltte oluşan akne ve sivilceleri iyileştirir. Deniz tuzu, aynı zamanda sivilce ve aknelerin sebep olduğu yara izlerini de gidermeye yardımcı olmaktadır.
Deniz tuzu yüzdeki siyah noktaları da temizleyici bir etkiye sahiptir. Cildi temizler ve yağ dengesini korur.
2. Diş ve Diş Eti Sağlığı
Deniz tuzu, florür içermektedir ve florür diş ve diş eti sağlığını koruyan önemli bir mineraldir. Ilık tuzlu su ile yapılan gargara, ağız yaralarını iyileştirdiği gibi, diş ve diş eti problemlerini de gidermeye yardımcı olur. Bunlara ek olarak deniz tuzu, diş eti kanamalarını giderir ve boğaz ağrılarını dindirir.
3. Romatizmal Artrit
Romatizma ve romatizmal artrit ağrılarını dindiren deniz tuzu, anti iltihap özelliği gösterdiği için bu hastalıklar ile mücadele eden hastalar için faydalı bir besin kaynağı olmaktadır.
4. Osteoartrit
Dizlerde işlev bozukluğuna sebep olan osteoartrit, deniz tuzunun banyo suyuna eklenmesi ile birlikte ağrıyan dizlere uygulandığında tedavi edici özellikler göstermektedir. Deniz tuzu içeriğinde bulunan sodyum klorür sayesinde kemik ağrılarını dindirmeye yardımcı olur.
5. Rinosinüzit
Burun sulanması da dâhil olmak üzere, rinosinüzit tedavisine yardımcı olan deniz tuzu, anti-iltihap özelliği sayesinde burun alerjilerini ve diğer solunum bozukluklarını gidermeye yardımcı olur. Deniz tuzu, burun ve sinüslerdeki şişme ve tıkanıklık durumlarını gidermeye yardımcı olur.
6. Elektrolit Dengesi
Deniz tuzu, vücudun elektrolit dengesini düzenleyen en ideal ve en sağlıklı besin kaynağıdır. Potasyum, kalsiyum, magnezyum ve sodyum gibi mineralleri içeren deniz tuzu, vücudun kan dolaşımını ve kas sağlığını güçlendirdiği gibi, vücudun elektrolit dengesini de düzenlemeye yardımcı olur.
7. Ayak Ağrıları
Yorgun bir günün ardından ağrımış olan ayaklar, ılık su ile deniz tuzunun karıştırılıp yıkanması ile giderilebilmektedir. Deniz tuzu kasları rahatlatan etkisi olduğu için ayak ağrılarını da gidermeye yardımcı olmaktadır.
8. Kan Şekeri
Deniz tuzu dozunda tüketilmek şartı ile kan şekerini düzenleyici etki göstermektedir. Deniz tuzu, kandaki insülin ve şeker seviyesini normal olması gereken sağlıklı duruma getirmeye yardımcı olmaktadır.
9. Kalp Ritimleri
Kan basıncını yani tansiyonu düzenleyen deniz tuzu, kalbin normal ve sağlıklı şekilde atmasına yardımcı olmaktadır. Böylece, vücutta gelişebilecek herhangi bir kardiovasküler hastalık riskinin önüne geçilmiş olunmaktadır.
10. Saç Dökülmesi
Saç dökülmesini önleyen ve durduran deniz tuzu, aynı zamanda saçların daha hızlı uzamasına da yardımcı olmaktadır. Çünkü deniz tuzu kan dolaşımını düzenlemektedir. Bundan dolayı saç derisi daha iyi beslenir ve deniz tuzu saç sağlığını korur.
11. Kas Krampları
Kasları güçlendiren deniz tuzu, aynı zamanda kaslarda meydana gelen krampları da dindirmeye yardımcı olur. Magnezyum ve potasyum gibi özel mineraller içeren deniz tuzu, ağrı ve sızıları dindiren özelliklere sahiptir. Kas yorgunluğunu ve kaslarda gelişen baskıları gidermeye yardımcı olan deniz tuzu, kas sağlığını koruyan bir besin kaynağıdır.
12. Göz Dezenfekti
Yorgun ve şiş gözleri sakinleştirmeye yardımcı olan deniz tuzlu su solüsyonu, aynı zamanda gözleri mikrobik etkenlerden korur. Deniz tuzu, gözlerin altında oluşan siyah halkaları gidermeye yardımcı olur ve gözlerin etrafında oluşan kırışıklıkları giderir. Deniz tuzu, genel olarak gözleri dinlendirir ve sakinleştirir.
13. pH Dengeleyici
Hücrelerin asit birikimini indirgemeye yardımcı olan deniz tuzu, vücudun toplam alkali-asit dengesini düzenler. Yani deniz tuzu, vücudun pH seviyesini ayarlamaya yardımcı olmaktadır. Kanda asitliliğin fazla olması birçok kronik hastalığa sebep olabileceği gibi, alzheimer hastalığına da yol açabilmektedir. Bundan dolayı kandaki pH seviyesini dengede tutmak çok önemli olacaktır. Deniz tuzu ise kanın pH seviyesini dengede tutan ideal bir besin kaynağıdır.
14. Astım
Dozunda ve yeterli miktarda düzenli olarak tüketilen deniz tuzu, alerjik astım ataklarını yavaşlatıcı etki göstermektedir.
15. Adrenalin Salgısı
Strese neden olan en etkili hormon adrenalin hormonudur. Deniz tuzu dozunda tüketildiğinde, adrenalin salgılanmasını azaltır ve böylece stres oluşumunu önler
16. Tiroid Bezi Fonksiyonları
Kortizol, anti-tiroid bir kimyasaldır ve stres ile yorgunluk ve bitkinliğe sebep olmaktadır. Fakat deniz tuzu, kortizol seviyesini azalttığı için tiroid seviyesinin dengelenmesini sağlar. Böylece stres oluşumu engellenmiş olur.
Deniz Tuzu Fiyatı
Deniz tuzu, içinde bulunduğumuz Akdeniz Havzası olmak üzere dünyada denize kıyısı olan birçok farklı ülkede değişik ölçeklerde üretilmektedir. Binbir Gıda tarafından işletmeciliği yürütülen İzmir Çamaltı Tuzlası yıllık 600.000 ton deniz tuzu üretimiyle dünyanın sayılı büyüklükteki deniz tuzlalarındandır.
Çamaltı Tuzlası’nda deniz tuzu üretimi tamamen doğal koşullar altında gerçekleştirilmektedir. Her sezon, bahar aylarında Ege Denizi’nin saf ve berrak suları buharlaştırma havuzlarına doldurularak, güneş enerjisi ve rüzgar gücü ile doğal kurutma işlemi başlar. Yaz ayları boyunca deniz suyunun buharlaşmasıyla tuz yoğunluğu artar ve kristal havuzlara aktarılan tuzca yoğun deniz suyu çöktürülmeye başlanır. Sonbaharda ise kristal havuzlarda çöktürülen deniz tuzu, özel teknolojiye sahip hasat makineleri ile toplanır. Hasat döneminde yığınlanan ham deniz tuzu yılın 365 günü farklı sektörlerden müşterilere satışa sunulur. Her sezon yeniden üretilen deniz tuzu diğer menşeli tuzlara göre en taze tuzdur.
Deniz Tuzu ile Sofra Tuzu Arasındaki Farklar Nelerdir?
İnsanoğlunun besin olarak tükettiği tek maden olan tuz için her ne kadar hekimler tarafından uzak durun denilse de insan vücudu tuz olmadan canlılığını devam ettiremez. Vücudumuz için hayati öneme sahip olan tuzun tüketiminden uzak durmaktan ziyade, tuz bilinçli bir şekilde kullanılmalı, aşırı tuz tüketiminden uzak durulmalı, tuz kararında tüketilmelidir.
Bilinçli bir tüketici olarak hangi tuzu kullanmalıyız? Deniz tuzu mu yoksa sofra tuzu mu kullanmalıyız? Deniz tuzu ile sofra tuzu arasında fark var mıdır? Bu soruların cevabını dünyadaki tüm gurme ve şefler yemeklerinde sadece deniz tuzu kullanarak veriyor: Evet, deniz tuzu ile sofra tuzu arasında büyük farklar vardır.
Deniz tuzu da sofra tuzu da çoğunlukla NaCl (Sodyum Klorür) mineralinden oluşsalar da aralarındaki temel farklar tat, doku ve geçirdikleri üretim işlemleridir.
Ülkemizde sadece İzmir Çamaltı Tuzlası ve Balıkesir Ayvalık Tuzlası’nda üretilmekte olan “deniz tuzu” nun kaynağı Ege Denizi’nin saf ve berrak deniz suyudur. Deniz Tuzu üretimi, herhangi bir kimyasal katkı ya da ısıl işlem olmadan tamamen doğal şartlarla güneş ve rüzgâr gücü sayesinde deniz suyunun buharlaştırılmasıyla gerçekleştirilmektedir. Tamamen doğal şartlarla gerçekleştirilen üretim sonucu elde edilen deniz tuzunda insan vücudu için son derece kritik öneme sahip Kalsiyum, Potasyum, Magnezyum, Sodyum, Brom ve İyot başta olmak üzere toplam 84 farklı mineral bulunmaktadır. Bu mineralleri içeren deniz tuzunun rengi, tanecik boyutu ve özellikte tadı sofra tuzundan çok farklıdır. Bu yüzdendir ki tüm dünyada gurme ve şefler deniz tuzunun tüketilmesini tavsiye etmektedirler. Çünkü deniz tuzu yemekleri çok daha lezzetli ve sağlıklı yapmaktadır.
Sofra tuzu ise çoğunlukla yer altı tuz kaynaklarından çıkarılarak ve birçok kimyasal işlemden geçirilerek tüketime sunulmaktadır. Sofra tuzu kimyasal işlemlerden geçtiği için, Sodyum ve Klorür mineralleri hariç içerdiği faydalı diğer tüm mineralleri kaybetmektedir. Kimyasal işlemler sonucu neredeyse % 99 NaCl (Sodyum Klorür) içeriğine ulaşan sofra tuzuna, özellikle nemlenmeden ve topaklaşma olmadan tuzluklardan kolay akabilmesi için ilave kimyasal maddeler eklenmektedir. Bunun yanında, sofra tuzu deniz tuzundaki gibi iyot içermemesi nedeniyle iyotlu tuz yapabilmek için işleme aşamalarında sofra tuzuna potasyum iyodür kimyasalı eklenmektedir.
İçerdiği faydalı mineraller alınarak doğal yapısı bozulmuş olan sofra tuzu tüketildiğinde vücut bunu kimyasal bir madde olarak algılamakta ve yapılan araştırmalara göre 1 gr sofra tuzunu uzaklaştırmak için vücudumuz 23 katı yani 23 gr suya ihtiyaç duymaktadır. Oysa doğal yapısını korumuş olan deniz tuzu tüketildiğinde, deniz tuzu besinlerdeki yararlı maddelerin vücuda alınmasını kolaylaştırmakta, bağışıklık sistemini güçlendirmekte ve vücudumuzda hücre yenilenmesinde ve kana oksijen geçişinin sağlanmasında etkili olmaktadır.